Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Bilim, Teknoloji, Sanat ve Spor Festivalinin (AKÜFEST’24) açış töreni, Ahmet Necdet Sezer Kampüsü Barış Manço Şölen Alanında düzenlenen etkinliklerle tüm coşkusuyla başladı.
Barış Manço Şölen Alanında düzenlenen törene; Afyonkarahisar Vali Yardımcısı V. Harun Reşit Han, AKÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karakaş, Afyonkarahisar Belediye Başkan Yardımcısı Ömer Yıldız, Afyonkarahisar Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ümit Dündar, AKÜ Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Şuayıp Özdemir, Prof. Dr. Murat Peker, Genel Sekreter İhsan Ceran, Afyonkarahisar Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Yönetim Kurulu Başkanı Hüsnü Serteser, Afyonkarahisar Gençlik ve Spor İl Müdürü İsmail Hakkı Kasapoğlu, Sosyal Güvenlik Kurumu Afyonkarahisar İl Müdürü Samet Fidan, Çalışma ve İş Kurumu (İŞKUR) Afyonkarahisar İl Müdürü Ahmet Karakaya, Afyonkarahisar Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği (ESOB) Başkanı Cengiz Üstün, Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu Afyonkarahisar İl Koordinatörü Zülgari Özdemir, Zafer Kalkınma Ajansı İl Koordinatörü Osman Köprücüoğlu ile birlikte AKÜ yöneticileri, personeli ve öğrenciler katıldı.
Eğitim-Fen Edebiyat Fakültesi önünden Barış Manço Şölen Alanına kortej yürüyüşü ile başlayan AKÜFEST’24, AKÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karakaş’ın açış konuşmasıyla devam etti. AKÜFEST’in daha önce bahar şenliği olarak AKÜ’de geleneksel olarak kutlanıldığını ifade eden Karakaş, “Baharda; bilim, kültür, sanat, spor ve eğlence temalı bir etkinlikti. 2019 yılında Rektörlük görevini devir aldıktan sonra bunu biz festival konseptinde gerçekleştirme kararı aldık. İsmini de AKÜFEST yani bilim, teknoloji, sanat ve spor festivali olarak belirledik” diye konuştu.
“AKÜFEST güçlenerek devam edecek”
Dünya ve Türkiye’nin önemli süreçlerden geçtiğini ve bu süreçte AKÜFEST etkinliklerine ara verdiklerini belirten Karakaş, “Pandemi döneminde bu projemizi hayata geçiremedik. Arkasından ülkemiz asrın felaketi olarak tanımlanan depremi yaşadı. Geçen yıl da deprem nedeniyle uzaktan eğitime geçtiğimiz için bu etkinliğimizi gerçekleştiremedik. Sadece 2022 yılında AKÜFEST’22 etkinliklerini gerçekleştirdik. Bu 5 yılın içerisinde bugün açılışını törenle yapmış olduğumuz AKÜFEST’24 ile ikincisini gerçekleştirmiş olacağız. Bundan sonraki yıllarda hem dünyamız hem ülkemiz umarız böyle felaketler yaşamaz ve biz de bu etkinliğimizi güçlendirerek devam ettiririz” ifadelerini kullandı.
Tema; yapay zeka
AKÜFEST’in içeriğinde bilim, teknoloji, kültür, sanat ve sporun olduğunu ifade eden Karakaş, AKÜFEST kapsamında gerçekleştirilecek etkinlikler hakkında şu bilgileri paylaştı:
“AKÜFEST’in kapsamı içerisinde bilim var. Paneller, konferanslar ve benzeri programlarımız mevcut. Bu programların bu seneki ana teması yapay zeka olarak belirledik. Bu alandaki önemli isimleri üniversitemize davet ettik. 3 gün boyunca paneller ve konferanslar yapay zeka konsepti ile devam edecek. AKÜFEST’teki konferanslar kapsamında 5 Haziran Dünya Çevre Günü ve çevre günü ile ilgili bir programımız da var. Bunun yanında teknoloji AKÜFEST’in önemli bir ayağını oluşturuyor. Özellikle Mühendislik Fakültesi ve Teknoloji Fakültesi öğrencilerimizin mezuniyet projeleri ile ilgili sergileri olacak. Bildiğiniz gibi üniversitemiz her yıl TEKNOFEST yarışlarına katılıyor. Bu sene de çok sayıda takımla bu yarışlara müracaatımız oldu. Ön elemeyi geçen çok sayıda takımımızın sergileri olacak. Dolayısıyla teknoloji boyutu da olan bir festival. Aynı zamanda sanat sergimiz var. Sanatın içerisinde eğlence de var. Konserlerimiz olacak. Hemen her gün konserler olacak. Akşamüzeri programlarda konserler var. Aynı zamanda spor da festivalin bir diğer ayağını oluşturuyor. Şimdiye kadar yapılan müsabakalar sonucunda dereceye giren öğrencilerimizi biraz sonra ödüllendireceğiz. Aynı zamanda festivalin içerisinde Üniversite Sporları Federasyonumuzun bir parkuru olacak orada da spor faaliyetleri gerçekleştirilecek. Dolu dolu bir festival gerçekleşecek.”
AKÜ, tam akredite olan 3 üniversiteden biri
Üniversite yönetimi olarak üniversite eğitimini sadece dersliklerde verilen dersler aracılığıyla öğretilen bilgi öğrenme süreci olarak görmediklerini ve Yükseköğretim Kalite Kurulundan 30 üniversite içerisinden tam akredite olan 3 üniversiteden birinin de AKÜ olduğunu kaydeden Karakaş, “Üniversiteye gelen gençlerimizi sosyal, kültürel açıdan da gelişimlerini sağlamak bilgi, sosyal ve kültürel yaşantı olmak üzere 3 ayak üzerine oturan bir eğitim kurumu olarak üniversiteyi değerlendiriyoruz. Bilgi öğrenme yaşantısı dersliklerde ve laboratuvarlarda etkin bir şekilde yürütülüyor. Bu konuda da öğrenci merkezli ve kalite odaklı bir anlayışla politikalarımızı belirliyor ve hayata geçiriyoruz. Bu anlamda 2023 yılında Yükseköğretim Kalite Kuruluna tam akreditasyon hedefiyle başvuru yapmıştık. 30 üniversite içerisinde Üniversitemiz tam akreditasyon alan 3 üniversite arasına girdi. Bu sürece katkı veren öğrencilerimizden başlayarak bütün hocalarımızı ve çalışanlarımızı kutluyorum” ifadelerini kullandı.
“Öğrencilerimizi sosyal ve kültürel açıdan da geliştirmek istiyoruz”
Öğrencilerin bilgi yaşantısının ötesinde sosyal ve kültürel yaşantı alanlarını da sağlamlaştırma ve güçlendirme adına faaliyetler yürüttüklerini söyleyen Karakaş, konuşmasına şöyle devam etti:
“Üniversitemiz eğitim öğretim yılına başladığı günden itibaren bütün çok sayıda salonumuzda; paneller, konferanslar, çalıştaylar, ulusal ve uluslararası nitelikli sempozyumlar düzenleniyor. Sadece festival kapsamında değil, festivalin dışındaki dönemlerde de öğrencilerimizi kültürel açıdan geliştirme adına bu faaliyetleri gerçekleştiriyoruz. Aynı zamanda öğrencilerimizi sosyal açıdan geliştirmek için de faaliyetler yürütüyoruz. Bu anlamda da üniversitemizde 80’in üzerinde kurulmuş olan kulüp ve topluluklarımızı imkanlar halinde destekliyor ve onların faaliyetlerini arttırmaları yönünde gayret ediyoruz. Çünkü biz öğrencilerimizi özellikle sosyal ve kültürel açıdan kendilerini besleyebilecekleri en önemli mekanizmalar olarak kendilerinin bizatihi yöneticileri olduğu kulüp ve topluluklar üzerinden gerçekleşeceğini düşünüyoruz. Daha doğrusu en önemli mekanizmanın bu olduğu kanaatindeyiz. Bundan dolayı da bu yapıları destekliyoruz. Öğrencilerimizi sosyal ve kültürel açıdan da geliştirmek istiyoruz. Çünkü kişiliklerinin gelişim süreçlerinin en önemli aşamalarını üniversitede geçiriyorlar. Dolayısıyla hayata güçlü bir şekilde hazırlanma yere sağlam bir şekilde basabilme geleceğe güçlü bir şekilde hazırlayabilme adına öğrencilerimizin bu açıdan gelişimi önemsiyoruz.”
“Bugün insanlık ölüyor”
Öğrencilerin sadece sosyal kültürel ve eğlence boyutuyla değil, aynı zamanda edinmiş oldukları birimle birlikte çevrelerine, sosyal ve politik meselelerine karşıda duyarlı olmalarını istediklerini ifade eden Karakaş, “Bugün biliyorsunuz yaşadığımız süreçte büyük bir soykırım gerçekleşiyor. Gazze’de, Filistin’de gözümüzün önünde masum çocuklar, kadınlar ve yaşlılar ölümün her türlüsü ile karşı karşıyalar ve dünya bunu adeta izliyor. Uluslararası mahkemeler kararlar alıyor. Birleşmiş Milletler kararlar alıyor fakat İsrail bu kararların hiçbirine uymuyor. Uymadığı gibi daha fazlasını gerçekleştiriyor. Gerçekten bugün insanlık ölüyor. İnsanlığın gelmiş olduğu gelişmişlik seviyesi açısından bu meseleye daha aktif bir şekilde müdahale etmesini bekliyor ve bir an önce denizden nehire özgür Filistin’in ilan edilmesini, onların da bu dünyada özgürce yaşama haklarının temin edilmesini diliyoruz. Soykırımın ve oradaki katliamların bir an önce bitmesini temenni ediyoruz” dedi.
Karakaş konuşmasının sonunda AKÜFEST’in gerçekleşmesine katkı sunan Esnaf ve Sanatkarlar Odalar Birliği Başkanı Cengiz Üstün’e plaket takdim etti.
Örnek öğrenciler ödüllendirildi
AKÜFEST’24 Spor Bilimleri Fakültesi halk oyunları gösterisi ve Devlet Konservatuvarı müzik dinletisinin ardından AKÜ Ödül Komisyonu tarafından yapılan değerlendirme neticesinde 2023 yılında örnek öğrenci ödülüne layık görülen Bolvadin Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu Lojistik Yönetimi programı 4. Sınıf Öğrencisi Yasemin İmamoğlu, Teknoloji Fakültesi Makine Mühendisliği programı 4. Sınıf öğrencisi Umut Koçak ve İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye İkinci Öğretim Programı 4. Sınıf Öğrencisi Mehmet Selman Koçak’a AKÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmek Karakaş ödüllerini takdim etti.
AKÜ 2024 Takım Spor Oyunlarında dereceye girenlere ödülleri verildi
AKÜ 2024 Takım Spor Oyunlarında dereceye giren; basketbol erkekler kategorisinde üçüncü Teknoloji Fakültesi, ikinci Mühendislik Fakültesi ve birinci Veteriner Fakültesine, futbol kategorisinde üçüncü Teknoloji Fakültesi, ikinci Bolvadin Meslek Yüksekokulu ve birinci İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesine, voleybol kadınlar kategorisinde; üçüncü Veteriner Fakültesi, ikinci Fen Edebiyat Fakültesi, birinci Güzel Sanatlar Fakültesine, voleybol erkekler kategorisinde ise üçüncü Turizm Fakültesi, ikinci Hukuk Fakültesi ile birinci İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesine madalyaları ve kupaları protokol mensuplarınca takdim edildi.
AKÜ 2024 Bireysel Spor Oyunlarında ise badminton kadınlar kategorisinde; üçüncü Spor Bilimleri Fakültesi öğrencisi Hurinur Candan, ikinci Spor Bilimleri Fakültesi öğrencisi Şeyma Nur Bayezit, birinci Spor Bilimleri Fakültesi öğrencisi Şerife Nur Tekin, masa tenisi erkekler kategorisinde; üçüncü İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi öğrencisi Çağrı Öney, ikinci Afyon Meslek Yüksekokulu öğrencisi İhsan Çetinkaya, birinci Veteriner Fakültesi öğrencisi Melih Burak Kibar, masa tenisi kadınlar kategorisinde ise üçüncü Spor Bilimleri Fakültesi öğrencisi Zülal Altuntaş, İkinci Spor Bilimleri Fakültesi öğrencisi Ravza Kaya ve birinci Emirdağ Meslek Yüksekokulu öğrencisi Selenay Yılmaz’a madalyaları protokol üyeleri tarafından verildi.
AKÜFEST’in ilk gün programı Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü öğrencilerinin eserlerinin yer aldığı serginin protokol mensuplarınca açılmasının ardından, AKÜFEST; TEKNOFEST Elektro Mobil, İHA, Roket, Çevre ve Enerji Teknolojileri, İnsanlık Yararına Teknoloji, Su Altı Araçları, Engelsiz Yaşam Yarışmaları Takımları, Blok Zincir, Uçan Araba ve Yapay Zeka, Mühendislik ve Teknoloji Fakülteleri Öğrenci Ürünleri Sergisinin Gezilmesi, Afyonkarahisar Valiliği (Visit Afyon ve Kadın Kültür Evleri) İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü Bilgilendirme ve Önleme Faaliyetleri Amirliği, AFAD, Kızılay ve Yeşilay stantlarının gezilmesi, Genç Ofis ve Türkiye Üniversite Sporları Federasyonu Sağlıklı Yaşam Parkuru etkinlikleri ile devam etti.
AKÜFEST’24 kapsamında Maarif Vakfı Akademik Faaliyetler ve Daire Başkanı Doç. Dr. Rıdvan Elmas’ın “Yapay Zekayı Anlamak: Temellerden Eğitime Bir Yolculuk” konulu konferansına gerçekleştirildi.
AKÜFEST’24, 4-5-6 Haziran 2024 tarihlerindeki bilimsel, kültürel ve sanatsal etkinlikler ve konserlerle devam edecek.
Festival programı için tıklayınız.
Yapay Zekayı Anlamak: Temellerden Eğitime Bir Yolculuk” Temalı Konferans Düzenlendi
Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Bilim, Teknoloji, Sanat ve Spor Festivali 2024 (AKÜFEST’24) etkinlikleri programı kapsamında “Yapay Zekayı Anlamak: Temellerden Eğitime Bir Yolculuk” temalı konferans düzenlendi.
Atatürk Kongre Merkezinde düzenlenen, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Murat Peker ile birlikte akademik ve idari personelin katıldığı konferansta, Maarif Vakfı Akademik Faaliyetler ve Yayınlar Daire Başkanı Doç. Dr. Rıdvan Elmas konuşmacı olarak yer aldı.
Maarif Vakfı Akademik Faaliyetler ve Yayınlar Daire Başkanı Doç. Dr. Rıdvan Elmas, her yeni çıkan teknoloji gibi yapay zekanın da belli korkuları beraberinde getirdiğine dikkat çekerek bununla ilgili felsefi tartışmaların söz konusu olduğunu belirtti. Cahit Arf’ın 1959 yılında yapay zekayı Türkiye’de konuştuğunu söyleyen Elmas, “Cahit Arf Hoca, eğitimin çok teorik ağırlıklı olduğunu, uygulamaya çok önem verilmediğini ve eğitimdeki zayıflıkların makinalarla nasıl çözülebileceğinin getirdiği tartışmayı anlatıyor. Buradan hareketle aslında bazı şeyleri anlayabilmiş ve görebilmişiz diyebiliriz fakat yeterince üzerine düşülmemiş” dedi. Elmas, yapay zekanın 2022 yılından beri gündemde olduğunu ve çok yavaş ilerlediğini belirterek, “Silikon tabanlı çiplerin gelişmesi, veri tabanlarının artışı ve matematiğin gelişmesi yapay zekanın son iki üç yılda hızla ilerlemesine neden olmuştur” diye konuştu.
“Yapay Zekâ Yeni İş Alanları Açmaktadır”
Elmas, yapay zekanın hata payının normal bilgisayarlara göre çok daha yüksek olduğunu sebebinin ise yapay zekanın en makul veri odaklı cevabı vermesinden kaynaklı olduğu bilgisini kaydetti. Elmas, “Yapay Zekâ ile insanların aklına işsiz kalma gibi sorular gelmeye başladı. Türkiye’de robotların işçilerin yerine çalıştığı 6 fabrika bulunuyor. Dünya buna doğru evriliyor. Fakat bu tamamen yapay zekâ ile ilintili bir durum değildir. Yapay zekadan önce de bu vardı zaten. Bu daha çok sanayi 4.0 ile ilgili bir durumdur. Normal fabrikalarda 1000-1500 kişi çalışırken bu tür fabrikalarda 50-60 kişi çalışıyor. Bu rutin işler yapanların sayısını azaltsa da yeni iş alanlarına imkân açmaktadır” ifadelerini kullandı.
“Her akıllı sistem yapay zekâ değildir”
Elmas, “Her akıllı sistem yapay zekâ değildir. Akıllı sistemler yapay zekayı kullanabilir fakat her akıllı sistem yapay zekâ olmayabilir. Her şeyi yapay zekâ ile örüntüleme anlayışından vazgeçmemiz gerekmektedir” dedi. Yapay zekayla geliştirilen programlar hakkında bilgi veren Elmas, “Yapay zekaya dayalı bir sohbet robotu geliştirilirken OPEN AI adında yeni bir marka kullanıldı. Google tercih edilmedi. Ben bunun sebebinin OPEN AI’ın bir marka değerinin olmadığını ve bu nedenle Google gibi kaybedecek bir şeyinin olmamasına bağlı olduğunu düşünüyorum. Fakat şimdi en büyük kazancı onlar sağlıyor. Google’ın işlemcisi Camel AI’ da çok güçlü bir programdır. CHATGPT’ye para vermek istemiyorsanız kesinlikle kullanılabilir” diye konuştu.
Yapay zekanın belli basamaklardan geçerek hayatımıza girdiğini belirten Elmas, bu dönemi şöyle özetledi:
“Biz yapay zekanın yenilikçi ve tetikleyici kısmını büyük oranda yaşadık. Şimdi abartılı beklentiler kısmını yaşadığımızı düşünüyorum. Bununla ilgili çok büyük beklentilerimiz var. Bunun daha sonra hayal kırıklığı dönemi olabilir. Belli oranda da dünyayı değiştireceğine inanıyoruz ama daha sonra bu normalize oluyor. Yani bu aydınlanma evresi olarak adlandırılıyor. Araç ne işe yarar, ‘hayatımızı nasıl değiştirebiliriz’in cevabını bize veriyor. Radyo ve televizyon da hayatımıza ilk girdiğinde yapay zekanın girdiği ana benzer etkiler yarattı. Fakat burada bir fark var. Bilgisayarı siz kullanırsanız, sanal gerçekliği siz kullanırsanız varlar. Bunlar size bir şey üretmiyorlar. Sizin bunları nasıl kullandığınız çok önemli. Yapay zekanın bunlardan temel farkı üretebiliyor olmasıdır.”
“Gelecek sizi bekliyor. Siz de geleceğinizi bekliyorsunuz”
Yapay zekayı daha çok var olabilen, sınırları belli problemlerde yardımcı olarak düşünmenin çok daha verimli olacağını belirten Elmas, “Yapay zekanın daha özgün, üretici tarafına baktığımız zaman; bir makale yazması, bir köpeğin resmini oluşturması, bir tavsiye mektubu oluşturması veya optimize etmesi gibi katkılarının olduğunu görüyoruz. Beynimizin bir dilim ekmek yerken yaptığını ancak bir nükleer santralden aldığımız enerji ile yapay zekaya yaptırabiliyoruz. Her bir resim üretmede bir telefonu şarj etmiş kadar enerji harcıyoruz. Bu yüzden şu anda silikon tabanlı çip sisteminden çıkıp hepsinin birleştirildiği yani CPU’nun ve hafıza kartının hepsinin birleştirildiği yere doğru gitmek isteniyor” dedi. Elmas, Çin ve Hindistan’ın oyunun kurucusu olacağına ve Türkiye’nin de bu bağlamda yeterli ve eğitimli mühendisler yetiştirmesinin önemine değindi.
Prof. Dr. Murat Peker ise, “Yakın zamanda bütün birimlerimize, bütün programlarımızda yapay zeka ile alakalı bir ders açılması gerektiği konusunda bir yazı yazmıştık. Muhtemelen Haziran Senatomuzda önümüzdeki yıl bu ders müfredatımıza eklenecek. Bu alanda mümkün olduğu kadar kendimizi yetiştirmek önemli. Gelecek sizi bekliyor. Siz de geleceğinizi bekliyorsunuz” ifadelerini kullandı.
Konferans, AKÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Murat Peker’in Doç. Dr. Rıdvan Elmas’a teşekkür belgesi takdimiyle son buldu.
“Üretken Yapay Zeka ile Yaratıcı Tasarımlar” Eğitim ve Atölye Çalışması Düzenlendi
Atatürk Kongre Merkezinde düzenlenen, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Murat Peker, Teknoloji Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ayhan Erol, Güzel Sanatlar Fakültesi Dekan V. Prof. Dr. Şerife Ebru Okuyucu, Fen Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Bekir Yalçın ile birlikte akademik ve idari personelin katıldığı konferansta; Arvis Teknoloji ve Roket Akademi Teknoloji Kurucu Ortağı Tansel Akgül, Arvis Teknoloji ve Roket Akademi Teknoloji CEO’su Gülhan Ertürk Akgül, Arvis Teknoloji Proje Koordinatörü ve AR-GE Mühendisi Nazlı Sevindik Örenkaya ile Roket Akademi Teknolojileri AR-GE Mühendisi Gülşah Seher konuşmacı olarak yer aldı.
Etkinliğin açış konuşmasını yapan Roket Akademi Teknolojileri AR-GE Mühendisi Gülşah Seher, Arvis Teknoloji hakkında bilgiler verdi. Arvis Teknolojinin sloganının “big brother” ve “biz çağı” olduğunu söyleyen Seher, “Arvis Teknoloji olarak biyometri, görüntü işleme, yapay zeka ve veri analizi gibi konularda çalışmalar yapıyoruz. Yapay zeka kapsamında nesne tanıma, kimlik doğrulama ve yüz tanıma gibi birçok sistemimiz var. Biz, zaten her yerde kamera var diye yola çıktık. Bu bağlamda görüntü işleme, akıllı arşivleme ve yönetme platformumuz mevcut. Ana odağımız; biyometri ve kimlik doğrulamadır. Bunun dışında videolu görüntülü uygulamamız, imge işleme platformumuz, dijital cüzdan içerisinde yüz verilerini tuttuğumuz ürünümüz ve ATM’lerde kiosk uygulamalarımız da mevcut. Arvis teknolojiyi aslında daha çok bankalara ürünler yapan bir şirket olarak söyleyebiliriz” diye konuştu.
“Üniversite mezunu işsiz sayısı yüksek”
Arvis Teknoloji Proje Koordinatörü ve AR-GE Mühendisi Nazlı Sevindik Örenkaya konuşmasında öğrencilerin kendini yetiştirmeleri için fırsat eşitliğinin olmadığını belirtti. Türkiye’de çok sayıda istihdam edilmeyen üniversite mezununun olduğunu kaydeden Örenkaya, “Bu aslında ülkemizin en büyük problemlerinden birisidir. Üretken yapay zeka modellerinin hızla gelişmesi ile birlikte üniversitelerin yeni eğitim sistemine hızlı adapte olamaması, modellerin kullanımının doğru olarak bilinmemesi daha sonra öğrencilerin yapay zeka uygulamalı staj programlarına gönüllü veya zorunlu erişimlerinin kolay olmaması, istedikleri staj yerlerini bulamamaları, iş imkanlarında fırsat eşitliliğinin olmaması, öğrencilerin üniversitelerden mezun olduklarında nitelikli personelin aranması, gerekli niteliğe de öğrencilerin üniversite mezuniyetinden sonra sahip olamaması gibi etkenler mevcut. Buradaki problem nitelikli personel yetiştirmek için şirketlerde zaman ve maliyet ile daha sonra öğrencinin kendini yetiştirmesi için fırsat eşitliliğinin olmamasıdır” dedi.
Hedef; yapay zeka, etik yapay zeka ve üretken yapay zeka
Roket Akademinin yapay zeka destekli, interaktif, proje, eğitim, staj, insan kaynakları sağlayan bir yapı olduğunu dile getiren Örenkaya, şunları söyledi:
“Bu konuda amacımız; öğrencilerimizin gelişimi için diğer şirketlerin de kendilerine nitelikli personel kaynağının sağlanması ve proje havuzumuzda bulunan hazır projelerin mentörlüğünün yapılmasını sağlamak. Hedefimiz topluma faydalı yapay zeka, etik yapay zeka ve üretken yapay zekayı desteklemek. Bu program, öğrenciler için aslında kariyerlerine ihtiyaç olacak tüm eğitimleri almasıdır. Bir projenin başından sonuna kadar literatür taramasından başlayarak projede ihtiyaç ve gereksinimlerini belirleyerek baştan sona bir eğitim ve öğretim modelini kazandırıyoruz. Proje akran öğrenmesi ile destekleniyor. Ardından öğrenciler projenin başından sonuna kadar kendi geliştirdikleri proje ile beraber kariyer eğitimlerini alıyorlar. Kariyer eğitimiyle birlikte yaptıkları bu çalışmayla beraber girişimci olabiliyorlar. Çünkü hazır projeleri ile mezun oluyorlar. Eğitim alanlar kendilerini staj programında eğitimin yanı sıra problem çözme, mentörlük ile birlikte daha sonra akranlarıyla proje ekibiyle anlaşma, uyum sağlama gibi yetkinlikler kazanırken şirketlerin nitelikli ve yetişmiş personel ihtiyacını da karşılamış oluyoruz.”
129 üniversiteden staj başvurusu oldu
Arvis Teknoloji ve Roket Akademi Teknoloji Kurucu Ortağı Tansel Akgül ise 129 üniversiteden staj başvurusu olduğunu belirtti. Akgül, “Anadolu’dan gelen arkadaşlarla çok çalışma imkanı oldu. Staj programlarında da beraberdik. Onların gözlerindeki ışıltıyı görmek bizi çok daha farklı boyutlara taşıyor. Bu bizi çok motive ediyor. 129 üniversiteden başvuru oldu. Biz hepsini almak istiyoruz ama elimizdeki imkanlarda sınırlı olduğundan bunu çok fazla seçmeden yapmaya çalışıyoruz. Aslında amacımız daha önce aldığımız bayrağı gençlere bırakmak. Ne kadar çok gençle bu çalışmaları yaparsak hem gençlerin kendi kariyerlerine katkısı hem de ülkemize katkısı o derece fazla oluyor. Motto; gelen gençlerimizle staj boyunca birlikte çalışarak, staj son günü onların gözlerindeki mutluluğu görerek ayrılmaları bizim görevimizi tamamlamış olduğunu söylüyor” ifadelerini kullandı.
Türkiye, yapay zeka sıralamasında 57. sırada
Dünyadaki yapay zeka yarışının durdurulamaz hale geldiğini kaydeden Akgül, “Üretken yapay zeka ile ilgili dünyada da gelişmeler oluyor. Bu gelişmeleri ülkemizde de takip etmeye çalışıyoruz. Özellikle çok fazla makale tarayarak takip etmeye çalışıyoruz. Açık kaynak kodlarından yararlanarak dünyada ne gibi gelişmeler oluyor onları da takip etmeye çalışıyoruz. Dolayısıyla bu alanda da ülkemizin yarışta geri kalmaması için elimizi taşın altına koymamız gerektiğini her saniye hissediyoruz. Çünkü dünyadaki bu yarış artık durdurulamaz bir yarış. Bu yarışta biz neredeyiz, bu çok önemli. En son rakamlar 57. sırada olduğumuzu söylüyordu. Aslında ekonomik olarak baktığımızda ülkenin ilk 20’de olması lazım ancak yapay zeka alanında 50 ve 57 arasında gidip geliyor ki bu da üzücü bir durum. Bunu değiştirebiliriz” diye konuştu.
“Yapay zeka bir devrim”
Arvis Teknoloji ve Roket Akademi Teknoloji CEO’su Gülhan Ertürk Akgül ise konuşmasında üretken yapay zekanın, yapay zeka teknolojileri içinde bir parça olduğunu ifade etti. Akgül, “Yeni gelişen teknolojilerle birlikte birbirini destekleyen ve uzak kalmamamız gereken bir alan. Biz üretken yapay zekanın biraz daha eğlenceli, sanata hitap eden, çıktı üretmeyi hedefleyen ve işin sonucunda aldığınız çıktılarla keyif yapabileceğiniz ama bir taraftan da gelir elde edebileceğiniz yöntemler var. Gençlerimizin, farkında olan herkesin gelecekle ilgili bir şeyler üretebilmesi bizim ana hedefimiz” şeklinde konuştu.
Yapay zekanın bir devrim olduğunu belirten Akgül, “Yapay zeka son 50 yıldır var olan bir dönemdeydi. Yöntemler, makine öğrenmesi ve derin öğrenmeler var. Son 1-2 senedir yapay zekadan başka bir şey konuşmuyoruz. Çünkü donanımlar gelişti. Çünkü teknoloji şirketleri, teknolojik anlamda üretmiş oldukları donanımları çok daha kullanılabilir, erişilebilir ve ucuz hale getirdiler. Ama biz bunlara çok sınırlı erişebiliyoruz. Bu teknoloji şirketleri geliştirdikçe yapay zeka çok daha fazla kullanılabilir, modeller üretilebilir ve bu modeller ise internet, teknoloji ve kullanmış olduğumuz cihazlar sayesinde ulaşılabilir hale geldi. Arka planda çok önemli bir konu var; açık. Bu büyük teknoloji şirketleri bu sistemleri açık hale getirerek aslında bizleri de bir denek haline getirdi. Hepimiz bir veri üreticisiyiz” dedi.
Konuşmaların ardından AKÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Murat Peker, konuşmacılara teşekkür belgesi takdim etti. Teşekkür belgesi takdiminin ardından uygulamalı eğitim ve atölye çalışması gerçekleştirildi. Eğitim ve atölye çalışmasında başarılı olan 3 öğrenciye Arvis Teknoloji bünyesinde staj imkanı verildi.